Bugüne kadar inşa edilmiş en karmaşık ve en pahalı şey olan Uluslararası Uzay İstasyonu, çıplak gözle Dünya’dan görülebilmektedir. İçinde 20 yıldan uzun süredir yaşam bulunan bu uluslararası iş birliği hakkındaki binlerce sorunun çoğu iletişimle ilgilidir. Farklı ülkelerden astronotlar birbiriyle nasıl konuşur? Peki Dünya’daki insanlarla nasıl iletişim kurarlar?
Gelin, bu soru ve başlıklara daha yakından göz atalım.
Uluslararası Uzay İstasyonu’nda İletişim
Uluslararası Uzay İstasyonu’nda, 10’dan fazla farklı ülkeden gelen astronotlar görev yapmaktadır. Bu ülkeler arasında ABD, Rusya, Kanada, Japonya ve AB üyesi 11 ülke bulunmaktadır. Bu da, güvenlik ve hayatta kalma açısından net iletişimin elzem olduğu bir ortamda birçok farklı dilin bir araya gelmesi anlamına gelmektedir. İstasyonun ilk zamanlarında İngilizce’nin uzaydaki uluslararası dil olmasına karar verilmiştir. Bu nedenle, istasyona giden her astronotun belli bir düzeyde İngilizce bilmesi gerekmektedir. Amaç yalnızca istasyonda bulunanlarla iletişim kurabilmek değil, aynı zamanda çoğu Rusça ve İngilizce olan işaret ve sinyalleri okuyabilmektir.
Rusya, astronotları istasyona getirip götürebilen bir roket sistemi bulunan tek ülke olması nedeniyle, Uluslararası Uzay İstasyonuna geliş gidişler konusunda ciddi bir kontrole sahiptir. Bu roket sisteminin tüm kontrol ve yönlendirmeleri Rusça olduğundan astronotların orta derecede Rusça bilmesi de gerekir. Başka bir deyişle, istasyona yerleşecek olan ve Japonya’dan gelen bir astronotun, ekibin bir parçası olup istasyona gönderilmeden önce Rusça ve İngilizce öğrenmesi gerekmektedir. Her iki dil de Japonca’dan farklı dil ailelerine ait olduğu için bu kolay bir iş değildir.
İstasyon Dışında İletişim
Gravity (Yerçekimi) filmini izlediyseniz, derinlerde bir yerde uzay yürüyüşü korkunuz olabilir. Dışarıda bir şey tamir etmek için uzay aracının güvenli ortamından çıkmak, etrafınızda uzay boşluğunun sonsuzluğundan başka hiçbir şey olmaması… Bunun sadece düşüncesi bile çoğu kişinin tüylerini diken diken edebilir, fakat astronotların ara sıra bu boşluğa adım atması gerekir. Böyle bir durumda iletişimi sürdürmek son derece önemlidir.
“Uzayda çığlığınızı kimse duyamaz” sözünü duymuş olabilirsiniz. Bunun sebebi, ses dalgalarının atmosfer olmadan yayılamamasıdır. O zaman ortaklaşa bir uzay yürüyüşünde astronotlar birbirleriyle nasıl konuşur?
Ses dalgaları atmosfer olmadan hareket edemese de, elektromanyetik dalgalar edebilir. Astronotların başlıklarında, ses dalgalarını, uzayda iletilebilecek radyo dalgalarına dönüştüren bir verici bulunur. Radyo dalgaları kolaylıkla “ses” ile ilişkilendirilse de, aslında elektromanyetik spektrumdadırlar ve dolayısıyla ışıkla aynı şekilde iletilebilirler. Atmosfer gerekmez!
Yeryüzüyle Bağlantı Kurma
Uluslararası Uzay İstasyonunda olup bitenlere dikkat edenler, astronot ve kozmonotların bir görev sırasında görev idare birimiyle sürekli irtibatta kaldığını düşünebilir, ancak durum hep böyle olmamıştır. İstasyonun hayata geçmesine yakın yıllarda, Alçak Yörünge’de olan uyduları yeterince desteklemek için %100 kapsama gerektiği anlaşılmıştır. Takip ve Veri Yayın Uydu sistemi, bazıları 20 yıldan fazladır gezegenimiz çevresinde, yere eşzamanlı yörüngede bulunan yedi uyduluk bir seriden oluşur.
Uluslararası Uzay İstasyonu’nda bulunanlar bu uydular sayesinde yer kontrolle sürekli olarak irtibatta ve iletişimde kalabilirler. İstasyon genel olarak tıkır tıkır çalışsa da, uzay boşluğunda ciddi bir problem yaratabilecek sayısız değişken ve potansiyel risk bulunmaktadır. Örneğin istasyona büyük bir uzay çöpü çarpsa ve güneş panellerinden ya da istasyonun ana bölümlerinden biri ciddi zarar görecek olsa, acil müdahale etmek gerekir. Yer kontrolle iletişimde bir kopma veya gecikme faciaya yol açabilir. Artan uzay çöpü ve güvenli kalkış yolları nedeniyle alçak yörünge uyduların yüksek konsantrasyonu endişe verici olsa da, bu takip ve veri yayın uyduları istasyonun güvende kalması için çok önemlidir.
Dünyayla Bağlantı Kurma
Bir astronotla konuşup bu maceraperestler için hayatın nasıl olduğunu öğrenmek istiyorsanız, bunu yapabilirsiniz! Dediğimiz gibi, radyo dalgaları astronotlar arası iletişim kurmanın en iyi yolu olmakla birlikte, bizim gibi sıradan insanlarla iletişim kurmak açısından da işe yarar! Uluslararası Uzay İstasyonunda bir amatör telsiz vardır ve bu, yeryüzündeki amatör telsiz operatörleri için, görevli astronotlarla doğrudan konuşabilmek anlamına gelir!
Elbette bu durum, Mark Kelly’nin hızlı aramalarınızda kayıtlı olmasına pek benzemez. Uluslararası Uzay İstasyonu saniyede yaklaşık 5 mil seyahat eder, dolayısıyla herhangi bir bölgede istasyon yalnızca 10 dakika kadar amatör telsiz menzilinde olacaktır. Bunun hem çocuklar hem de yetişkinler için eşsiz bir fırsat olduğu düşünülerek hayata geçirilen Uluslararası Uzay İstasyonu Amatör Telsizi, buradaki astronotlarla nasıl ve ne zaman konuşabileceğiniz konusunda bilgi sağlarken, gençlerin bilim ve uzay konusundaki mucizelerle ilgilenmesine de yardımcı olmaktadır!
Son Söz
Gezegen çevresinde saniyede 5 mil hızla, yüzeyden 250 mil yukarıda hareket ediyor olmak insanı yabancılaştıran bir durum gibi görünebilir. Ama astronotların hem uzaydaki yoldaşlarıyla hem de altlarında kalan dünyayla iletişim kurabilecekleri yöntem sayısı şaşırtıcıdır. En temel aletlerden son teknoloji ekipmanlara kadar her şeyin kullanıldığı Uluslararası Uzay İstasyonu, geçmiş iş birliklerinin bir göstergesi olmanın yanı sıra geleceğin global hedeflerine yönelik ortak ilerlemenin de bir modelidir.
Çeviri: scienceabc
Fotoğraflar: scienceabc, Vikipedi
Referanslar: