Çeviri: Berna JOLLIFFE
Anita and Arabella, iki dişi örümcek (Araneus diadematus)… Skylab3 uzay istasyonu için yörüngeye girdiklerinde takvimler 1973’ü gösteriyordu. STS-107 deneyi gibi, Skylab deneyi de bir öğrenci projesiydi. Massachusett’li Judy Miles, örümceklerin sıfır yerçekimi ortamında ağ örüp öremeyeceklerini öğrenmek istiyordu.
Deney ortamı hazırlandı. Örümcekler ağ örmeye uygun, tıpkı bir pencere çerçevesi şeklindeki bir kutuya astronot Owen Garriot tarafından salındı. Buraya ayrıca örümceklerin hareketlerini ve ağların fotoğraf ve videolarını çekecek bir kamera yerleştirildi.
ÖNCE DENGESİZ YÜZME HAREKETLERİ
Uzaya çıkmadan 3 gün önce her bir örümceğe birer sinek yedirildi. İçinde bulundukları deney tüpü içine de suya batırılmış süngerler yerleştirildi. Uzaya 28 Temmuz 1973’de fırlatıldılar. Yerçekimsiz ortama alışmalari zaman aldı. Deney tüpünde tutulan örümceklerin ikisi de deney ortamına çıkmaya isteksizdiler. Bu ortama çıkarıldıklarında ise ‘dengesiz yüzme hareketleri’ diye açıklanan tuhaf davranışlar sergilediler.
Bu çerçeve şeklindeki kutuda bir gün geçirdikten sonra Arabella, çerçevenin köşesinde ilk basit ağını ördü. Ertesi gün ise tam bir ağ üretti.
YENİ BİR AĞ ÜRETMEDİ
Mürettebat bu deneyi tekrarlamaya ve uzatmaya karar verdiler ve örümcekleri ek su ve az pişmiş bonfile parçaları ile beslediler.
(NOT: Bir diadematuscan yeterli su takviyesi aldığı takdirde, yemeksiz 3 haftaya kadar hayatta kalabilir.)
13 Ağustos’ta, tekrar örmesi için Arabella’nın ağının yarısı çekip alındı. Ağın geri kalanını sindirdi ve yeni bir ağ örmedi. (Örümceklerin enerji için ağlarını yediği bilinen bir gerçek.) Örümceğe su verildi ve bunun ardından yeni bir ağ örmeye başladı. Bu ikinci tam örülmüş ağ ilkinden daha simetrikti.
Her iki örümcek de görev sırasında öldüler. İkisinde de su kaybı gözlendi. Dönüşte ağ örnekleri incelendi, uçuş sırasında örülen ağ, uçuş öncesi örülen ağdan daha inceydi.
Dünyada ördükleri ağlar ve yörüngedekiler arasında aşırı bir fark görülmese de ağın ipindeki özelliklerde farklılıklar vardı. Genel olarak daha ince olmasının yanısıra, yörüngede ördüklerinin kalınlığında yer yer farklar görüldü. Bazı bölgeler daha ince, bazı bölgeler daha kalındı (Oysa Dünya üzerinde yerçekimi ortamında hepsi düzgün ve eş oranlıydı).
SKYLAB’DEN GÜNÜMÜZE UZAYDA ÖRÜMCEKLER
Skylab deneyinden sonra Uzay Teknoloji ve Araştırma öğrencileri STS-93 ve STS-107 için planlanmış bir örümcek deneyi yaptılar.
Bu Avustralya kökenli bir deneydi ve Glen Waverley öğrencileri tarafından projelendirilmiş ve yürütülmüştü. Deney STS- 107 Columbia Uzay Mekiği kazası ile talihsizliğe uğradı.
UUİ’DA İKİ ÖNEMLİ ÖRÜMCEK DENEYİ YAPILDI
İlki CSI-03 Endeavour mekiği ile 14 Kasım 2008’de gerçekleşti. Öğrenciler küre dokumacı örümceklerin (Larinioides patagiatus veya genus Metepeira) beslenmelerini ve ağ örmelerini Dünya’dan gözleyip sınıflarında besledikleri örümceklerle karşılaştırma şansına sahiptiler.
Bu örümceklerin seçilme sebebi Dünya’da ördükleri ağların simetrik özellikleriydi ve yerçekimsiz ortamda çok başarılı oldular.
UUİ’da örümceklere ev sahipliği yapan ikinci deney CSI-05’di. Bu deneyin amacı ağ yapılışındaki farklılıkları 45 günlük bir sürede incelemekti. Yine öğrenciler sınıflarındaki örümceklerle uzaydakilerin davranışlarını ve yaptıklarını karşılaştırma fırsatına sahiptiler. CSI-05 deneyinde sarı ipek üreten ve CSI-03’deki küre dokumacı örümceklerden farklı ağlar ören altın küre dokumacı (Nephila claviceps) örümceği kullanıldı. Örümcekler başarıyla ağlarını ördüler ve meyve sineği avlamayı bile başardılar.
Kaynak: THOUGHTCO