Home DIŞ UZAY “SAMANYOLU, PRINGLES CİPSİ GİBİ KIVRIMLI”
DIŞ UZAY - 28 Ağustos 2019

“SAMANYOLU, PRINGLES CİPSİ GİBİ KIVRIMLI”

Yeni araştırma sonucuna bakılırsa içinde bulunduğumuz yıldızlar kümesi çarpık ve kıvrımlı bir şekle sahip. Yassı bir S harfi gibi...

Hazırlayan: Berna Jolliffe

Galaksimizin en son haritası şunu gösteriyor: Samanyolu’nun şekli aynı patates cipsi gibi! Yeni araştırma sonucuna bakılırsa, içinde bulunduğumuz yıldızlar kümesi çarpık ve kıvrımlı bir şekle sahip…

Nispeten düz bir disk oluşturmak yerine Samanyolu’nu biçimlendiren yüzlerce milyar yıldız kenarları oldukça kıvrık bir disk oluşturuyor; aynı yassılaştırılmış ‘ S’harfi gibi.

“YILLARDIR DÜZ BİLİNİYORDU”
Ohio Eyalet Üniversitesi’nde bu çalışmaya imza atan gökbilimci Radek Poleski, Samanyolu’nu cips markasına bile benzetti: “Pringles gibi bir şekil diyebilirim.”
Yıllardır gökbilimciler tıpkı birçok diğer spiral galaksiler gibi Samanyolu’nun da düz olduğunu öne sürüyorlardı.
Samanyolu aslında engelli spiral bir galaksi, çünkü tam ortasından parlak bir çizgi geçen yıldızlar ve yıldızlararası bulutlar girdabından oluşuyor.
POLONYALI BİLİMADAMLARIYLA ÇALIŞTI
Journal Science’ta 2 Ağustos tarihinde yayınlanan yeni araştırma, Samanyolu’nun çarpık olduğunu kanıtlıyor ve gökbilimcilerin daha önce şüphe ettiğinden daha bariz yamuk bir şekilden oluştuğunu gösteriyor.
Samanyolu’nun çapı tahminen 100 bin ışık yılından fazla ve Güneş Sistemimiz Samanyolu’nun
merkezinden 25 bin ışık yılı kadar içeride yer alıyor.
Poleski ve Polonya’daki Varşova Üniversitesi’ndeki diğer bilim adamları Samanyolu’nun çok detaylı yeni bir haritasını çizdiler.
HARİTA SEFEİDLERİ KULLANARAK ÇİZİLDİ
Bunu yaparken boyutlarına uyumlu bir oranda birkaç güne yayılarak parlayan ve sönen Klasik Cepheids (Sefeidler) diye bilinen değişken yıldız diye de anılan yıldızları kullandılar. Cepheid denilen yıldızların en parlak hali güneşten 10 bin kat daha parlak olabilir. O yüzden çok aşırı uzaklıktan ve gaz toz bulutları arasından bile görünebilirler.

Optik Yerçekimsel Lens Deneyleri’nden alınan veriler kullanılarak, Şili Atacama Çölü’nde özel bir teleskop ile güney gökyüzündeki yıldızlar ile ilgili yapılan süregelen araştırma ile gökbilimciler 2bin 400’den fazla Klasik Cepheid yıldızının kesin yerlerini tespit ettiler. Bunu Dünya’dan görülebilen ışıkları ve ürettiklerini varsaydıkları ışığı karşılaştırarak belirlediler.

Gökbilimci Radek Poleski “Bir yıldızın devrini ölçerken, tam ne kadar ışık yaydığını da öğreniyoruz. Sonra bunu aldığımız ışıkla karşılaştırıyoruz ve bu ikisini karşılaştırarak da aradaki mesafeye ulaşıyoruz” dedi.

GALAKSİMİZİN TUHAF ŞEKLİNİ NASIL AÇIKLARIZ?

Avustralya Sidney Üniversitesi’nden Macquarie Richard de Grijs bu soruyu komşu galaksilerle olan yerçekimsel etkileşime bağladı.

Galaksimizin kıvrımlı olmasının sebebinin uzak geçmiste daha küçük galaksilerle birleşmesinden dolayı olabileceğini veya bu eğri şeklin spiral kolların ortak yerçekiminin sonucu olabileceğini de söyledi.

Fotoğraf: Varşova Üniversitesi

—-

Havacılık ve Uzay Bloğu, Cepheid’leri şöyle anlatıyor: Astronomlar,  gökadamızda  ve  gökadamızın  ötesindeki  cisimlerin  mesafelerinin  ölçülmesinde “Cepheid Variables-CVs”  adı  verilen,  ışığı  değişen  yıldızlara   güveniyor…

Değişken  yıldızlar parlaklıklarında  periyodik değişim  gözlenen  yıldızlar… Bu  yıldızlar Güneşin 5-20  katı  kadar  bir  kütleye  sahip; sıcaklıkları  ve  çapları  da 1-100  gün  sureli  aralıklarla, periyodik  olarak  değişmekte…

Cepheid  adı,  Cepheus  takımyıldızı içinde  yer alan,  değişken  bir  yıldız  olan  ve  bu  sınıfın  ilk  yıldızı  olarak  belirlenen  Delta Cephei ‘den  gelmekte…

Klasik Cepheid’ler  Lokal  Gruptaki  gökadalara  olan  uzaklıkların belirlenmesinde  kullanılır.  “Hubble Sabiti”nin  (Hubble  Constant)  belirlenmesinde    de   referans  olarak  kullanılmışlardır.

Metalce  fakir  olan Tip 2 Cepheid’ler  1-50  günlük  periyodlarla, şişip, sönerler… On  milyar  yıl  kadar  yaşlı  olabilen  bu  yıldızlar  Güneşin  yarısı  kadar  bir  kütleye  sahiptir… Tip 2  Cepheid’ler Samanyolunun  merkezine  olan  mesafenin,  ve  komşu  gökadaların  uzaklıklarının  belirlenmesinde  kullanılmaktadır.