Home GELECEK “TÜRKİYE YÜKSEK RİSK TAŞIYAN ÜLKELER ARASINDA”
GELECEK - 26 Şubat 2020

“TÜRKİYE YÜKSEK RİSK TAŞIYAN ÜLKELER ARASINDA”

McKinsey & Company, ‘İklim Riskleri ve Yanıtlar: Fiziksel Tehlikeler ve Sosyoekonomik Etkileri’ raporu ile Dünya'yı uyardı.

Raporun ismi ‘İklim Riskleri ve Yanıtlar: Fiziksel Tehlikeler ve Sosyoekonomik Etkileri.’ Kaleme alan McKinsey Global Institute… Bir yıllık süreçte, 105 ülkeden verilerle hazırlanan rapor ciddi uyarılar içeriyor: “Küresel ısınmanın etkileri katlanarak artıyor. Felaketlerin ekonomik boyutu trilyon dolarlar seviyesinde olacak.”

AŞIRI SICAKLARDAN ÇALIŞAMAYACAĞIZ

İşte rapordan satırbaşları:

* Bugün insanların yaşadıkları bölgede ölümcül sıcaklık dalgalarına maruz kalma riskleri sıfırken, bu, yüzde 9’luk olası bir artışla 2030 yılına dek 250-360 milyon kişiyi etkileyebilir. Bu oran, 2050’de ise yıllık yüzde 14’lük bir artışla 700 milyon-1.2 milyar kişiye yükselebilir.

* Denizlerdeki ısınma yakalanan balık sayısını azaltırken bundan geçimini sağlayan 650 ilâ 800 milyon kişinin de yaşamını etkileyecek.

* Aşırı sıcaklar ve nem nedeniyle dışarıda çalışma performansında bugün yüzde 10 oranında bir kayıp yaşanırken, bu oranın 2050’de yüzde 15-20 aralığına yükselmesi bekleniyor. ·

YAZ TATİLİ İÇİN AKDENİZ OUT, KIZEY AVRUPA IN OLACAK

* Türkiye’yi de kapsayan Akdeniz bölgesi, iklim değişiminden en çok etkilenen bölgelerden biri. Küresel iklim sıcaklığındaki artış, ılıman iklime sahip Akdeniz bölgesinin daha sıcak olmasına neden olacak.

*  Bu koşullarda, bugün turizm açısından yoğunlukla tercih edilen Akdeniz sahillerinin çok sıcak olacağı ve tatil için Kuzey Avrupa sahillerinin tercih edileceği öngörülüyor. Turizm gibi tarım sektörü de sıcaklıklarla birlikte yeni zorluklarla karşılaşacak.

SU STRESİ YAŞAYACAĞIZ

McKinsey & Company Türkiye Ülke Direktörü Can Kendi raporu şöyle değerlendirdi: “Raporumuzda Türkiye de yüksek risk taşıyan ülkeler arasında yer alıyor. Akdeniz bölgesindeki güçlü iklim değişimlerinden etkilenebilecek olan ülkemiz aynı zamanda Mısır, İran ve Meksika ile birlikte su stresini en çok yaşayacak ülkeler arasında gösteriliyor. Düşen yağmur oranındaki azalma ile 2050 yılına dek su stresinde %47 oranında artış olacağı öngörülüyor.”

“Bu kapsamda ülkemizde susuzluk ve kuraklığın yanı sıra sel, yangın ve heyelan gibi aşırı doğa olaylarıyla kendini gösteren iklim değişimine karşı ortak bir akıl ve vizyon yaratmalıyız. Bugünden itibaren bireysel ve kurumsal olarak aldığımız her kararda küresel iklim değişimini göz önüne almalıyız. Ülke olarak bu değişime karşı adaptasyon yeteneklerimizi artırırken aynı zamanda sıfır emisyon hedefini gündemimize yerleştirmeliyiz. Bunu başarmak, hepimiz için hayati bir önem taşıyor ve birlikte, akılcı kararlar ve çözümlerle bunu gerçekleştirebileceğimize inancımız tam.”

 

BAĞLANTILI HABER VE MAKALELER:

KANADA BAŞBAKANI, İKLİM PROTESTOSUNDA GRETA’YLA YÜRÜYECEK

MICROSOFT’TAN ÇEVREYE 1 MİLYAR DOLAR!

RÜZGAR ENERJİSİNİN 7 FAYDASI